İzinler Çile ve Izdıraba Dönüşmesin

“Uzun ince bir yoldayım/ Gidiyorum gündüz gece
Bilmiyorum ne haldeyim/Gidiyorum gündüz gece” (Aşık Veysel)

Gurbet ve vatan türküleriyle başlayan hasret ve yolculuğumuz, bazen sevinç, neşe, çile, ıstırap veya felaket olarak karşımıza çıkmıştır. Bizim izinden anladığımız da sevdiklerimize kavuşmak, doğduğumuz yerleri görmek, hatıraları tazelemek, hasretlerimizi gidermektir. Dinimizin yaşandığı, ezanımızın 5 vakit okunduğu, bayrağımızın dalgalandığı, dilimizin gürül gürül konuşulduğu, heyecan ve coşkumuzun artığı vatanı yaşamaktır.

Vatanla ilgili duygular sadece o topraklarda doğanlar için değil, o vatanın inanç ve kültürel değerlerini paylaşan herkeste olur. Atalardan miras olarak kalan vatan sadece doğmakla elde edilmiyor, hissetmekle, mensubiyetle, maneviyatla elde ediliyor. Milletimizin Anavatan da doğanların da, başka ülkelerde doğanlarda Anavatana gönülden bağlıdırlar. Şarkılar, türküler, şiirler bunu böyle gösteriyor. “Aşığa Bağdat sorulmaz” misali Türkiye bizim Leylamızdır, Şirinimizdir, Aslımızdır. Bu büyük aşkların çileleri çok olur, bunun idraki içindeyiz ve ondan dolayı bu çile yolu bize hep heyecan vermiştir, sevgiliye kavuşmak için kazalar, cezalar, soygunlar, gümrüklerdeki eziyetler vs. gurbetçiler için sanki yollarına halı serilmiş, gül serpilmiş gibi hep gelmiştir.

Biz bu çileli yolda Mecnun olup yollara düşmüşüz, Ferhat olup dağları delmişiz, Şirin için bir dağ değil, bin dağı delmeye, aşmaya hep var olmuşuz. Kerem gibi bu uğurda yanmış ve solmuşuz. İbrahim gibi yanmayı göze almış, ateşe talip olmuş, atıldığımız ateşten rahmet olmuş fışkırmış ve gül olup açmışız.

“Aşığa Bağdat sorulmaz” misali Türkiye bizim Leyla’mızdır, Şirin’imizdir, Aslı’mızdır. Bu büyük aşkların çileleri çok olur, bunun idraki içindeyiz ve ondan dolayı bu çile yolu bize hep heyecan vermiştir, sevgiliye kavuşmak için kazalar, cezalar, soygunlar, gümrüklerdeki eziyetler vs. gurbetçiler için sanki yollarına halı serilmiş, gül serpilmiş gibi hep gelmiştir.

Sirkeci'den tren gider,/ Bir yaldızlı Kur'an gider,/ Su serperler ya gidenlerin ardında,
Dün askere Hint'e, Yemen'e,/ Bugün ekmeğe, yaban ellerine,/ Dönmezler ya andan.
Sirkeci'den tren gider,/ Evim, barkım viran gider,/ Biz hep atla geçtik Tuna'dan,
Böyle geçmedik avrat, uşak,/ Biz hiç böyle geçmedik,/ Tuna bizden utanır, biz Tuna'dan,
Aldırma be Tuna'm,/ Yiğit çıplak doğar anadan,/ Sirkeci'den tren gider,
Vagon gider, derdim gider./ Gurbet elde bir başıma,/ Varım yoğum alır gider.
Sirkeci'den tren gider,/ Erzurumlu Duran,/ Ankaralı Burhan gider,
Burada ezan var, orda çan,/ Her sabah çınlar tepemizde,/ Uyan uyan!
Sirkeci'den tren gider,/ Bir yaldızlı Kur'an gider. (Ali Akbaş)

Şairin dediği gibi, “yaldızlı Kur’an” la gittik ve İmanla varlığımızı sürdürdük. Firelerimize rağmen varız ve var olacağız inşallah…

Biz bu çileli yolda canlar verdik, yaralar aldık, sakat kaldık, malımız heder oldu, bizim üzerimizden ülkeler yollarını, köprülerini yaptı ve bizim üzerimizden ciddi imkânlar elde ettiler. Tamircisine, lastikçisine, benzincisine, lokantacısına, otelcisine, işçisine, memuruna, gümrükçüsüne, polisine iş verdik, aş verdik, sigortalarını zengin ettik. Madden veli-i nimet olduk ama manen hiçbir ilgi görmedik. Bu bizim kaderimiz dedik ve sineye çektik.

Yeni bir iznimiz başladı, çile ve her türlü eziyet bizi bekliyor. Anavatana kavuşmak muradımız. Rabbim yolumuzu acık eğlesin. Sevgili (Anavatan) için bu yola çıkmışız, biz bu çileye her zaman talip olmuşuz.

Bu yolun çilesi olacaktır ve lakin tedbirli olmak bizim elimizdedir. Bize düşen vazife yola çıkarken hazırlıklarımızı iyi yapmak, planlı, programlı olmak, tedbiri elden bırakmamak, hatalı hiçbir işin içinde bulunmamak, daha çok dikkat etmek, birilerinin oyununa gelmemeli.

Bu çileyi azaltmak birazda bizim elimizde. Bu çilelerden kurtulmak için planımızı iyi yapmak durumundayız. Yolculukla ilgili hazırlıkları iyi yapmalı, kurallara uymalı, acele etmemeli, surattan kaçmalı, aşırı yük yüklememeli, mutlaka gece otele gidip istirahat yapmalı ve yola dinç çıkmalı. Yorgun ve uykusuz yola çıkmamalı. İzine çıkışları Ülke ve eyalet izinlerinin başladığı günlere denk getirmemeli, hafta sonlarına dikkat etmeli.

Türkiye de, maalesef trafik kurallarına çok uyan yoktur, buna çok dikkat etmeli, başkalarının hatalarını da önleyecek tedbirleri almalı ve bu hataları göz ardı etmemeli.

Gümrüklerde art niyetle bekleyenleri haklı çıkaracak hatalarda yapmamalı.

Bütün gurbetçiler şunun idrakinde olmalı, izin evden çıkarken başlamalı. Bu şuurla hareket edenler eminim iyi bir izin yapacaklardır. Maksat dolu, dolu bir izin yapmaktır.

Bütün izincilere Cenabı Allah’tan Hayırlı ve güzel bir izin dileği ile.