6 REFERANS MART 2015
sanlar›n, 255 bin flehit Mehmetçi¤in tafl›d›¤› ‹man›n› biz
torunlar› tafl›yor muyuz? Anafartalar’da, ben size ölmeyi
emrediyorum, diyenMustafa Kemal'in niçin ölmeyi em-
retti¤ini kavrayabiliyor muyuz? Çanakkale fiziken geçi-
lemedi... Anadolu’yu sonradan iflgale kalkanlar›,
milletimiz yine ayn› imanla binlerce flehit vererek Ana-
dolu’dan att›.
Bu anma programlar› yap›l›rken gençlerimize, çocuk-
lar›m›za ve hatta kendimize vermek istedi¤imiz mesaj
nedir? Kahramanl›k m›? Mücadele ruhu mu? Yoksa
Mehmet Akif’in, “Bast›¤›n yerleri toprak diyerek geçme
tan›/ Düflün alt›nda binlerce kefensiz yatan›” m›srala-
r›nda vermek istedi¤i, bu vatan›n nas›l kazan›ld›¤›n›,
binlerce, on binlerce flehit verilerek yurt edinildi¤i mesaj›
m›? Elbette bunlar›n hepsi var. Ama esas konu o müca-
deleye sevk eden iman, inanç, ideal ruhunun verilmesi-
dir. Kimlikli, flahsiyetli, hür ve ba¤›ms›z olarak yaflama
duygusunu afl›lamaktad›r. Kimli¤inizi, flahsiyetinizi, ki-
flili¤inizi kaybetti¤iniz an, o vatan art›k size ait gibi gö-
rünse de, baflkalar›n›n hizmetinde demektir.
Dünyan›n neresinde olursak olal›m, bizi biz yapan
de¤erlerimizle, tarihimizle, iman›m›zla kimlikli, kiflilikli
nesillerin yetiflmesi gayemiz ve hedefimiz olmal›d›r. Bu-
nun için yap›lan tüm çal›flmalar, programl›, disiplinli,
duyarl› olmal›d›r. Her faaliyet bir pozitif etki ve alg› o-
luflturmal›d›r.
DEDEM‹N LO⁄U
fiimdi de sizlere dedemin “Lo¤ hikâyesini”, daha
do¤rusu yaflanm›fl bir olay› anlatmak istiyorum. Ama
önce ‘’Lo¤’’ nedir onu belirteyim…
Lo¤, eskiden köylerin çat›s›z, toprak damlar›nda çat-
laklar› gidermek için silindir fleklinde beyaz tafllarla 30-
50 kilo a¤›rl›¤›nda iki taraf›na yontulan oyuklara tak›lan
‘’Lo¤ eli’’ denilen a¤açtan yap›lma geçmeli aletlerle dam-
lar düzeltilirdi. ‹flte o silindir fleklinde yap›lan beyaz tafl
silindirlere ‘’Lo¤’’ demifller. Bu isim birçok yörelerde
farkl› adlarla da an›l›r.
‹smailli köyü a¤as› olan dedem, hizmetkâr›na diyor
ki: “Sabah namaz› vakti gel seni Kuflçu Köyü a¤as›na
gönderece¤im’. O gecesi hizmetkâr uyuya kal›yor. Biraz
geç uyan›nca, dedeme u¤ramaktan çekiniyor (dedem
rahmetli biraz sert mizaçl›ym›fl) ve nas›l olsa Kuflçu a¤as›
niçin gidece¤imi biliyordur diye düflünüp, dedeme u¤-
ramadan gidiyor. (Kuflçu köyü bizim köye atla 1,5 saat
sürüyor).
Kuflçu a¤as›na diyorlar ki, ‹smailli a¤as›n›n hizmetkâ-
r› gelmifl. Karn›n› doyurun sonra gelsin diyor. Hizmet-
kâr huzura al›n›yor, “buyur evlad›mdiyor, ‹smailli a¤as›
ne istiyor?”
‘Vallahi a¤am diyor, bana sabah namaz› vakti u¤ra
demiflti, ben de geç kal›nca çekindim, nas›l olsa siz bili-
yorsunuzdur diye sormadan geldim, diyor.
Kuflçu a¤as› hizmetkâr›n biraz yüzüne bak›yor ve
hemen “tamam evlad›m, ‹smailli a¤as› flu dam›n üzerin-
de ki lo¤u istiyordu” diyor ve 50 kilo a¤›rl›¤›ndaki tafl›
çuvala koyup hizmetkâr›n s›rt›na veriyor, “al götür ve
selam söyle” diyor. Hizmetkâr akflam namaz› vakti köye
var›yor. Dedemin huzuruna ç›k›p “Lo¤u getirdim a-
¤am” diyor. Dedem rahmetli “Ne lo¤u o¤lum?” diyor.
“Ben lo¤u ne yapaca¤›m?” diyor ve ekliyor, “Ak›ls›z ba-
fl›n cezas›n› ayaklar çekermifl”.
Yaflanm›fl olay bu... fiimdi bunu herkes baflka türlü
anlayabilir. ‹lk akla gelen, yahu ne zalim adamm›fl ya-
k›flt›rmas› olabilir. Ama iflin özünde; a¤an›n zalim oluflu
de¤il, disiplin anlay›fl› yatar. Sorumsuzluk, sadakat, za-
man›nda olunmas› gereken yerde olamama, laubalilik,
zanla hareket etme, anlay›p dinlememe gibi birçok ko-
nuda bize ders veren bir olayd›r.
Ne yaparsak yapal›m, mutlaka yerinde, zaman›nda
belli bir disiplin anlay›fl› içerisinde olmas›na dikkat et-
meliyiz. Hayat›n› bir disipline oturtamayanlar›n netice
almas› mümkün de¤ildir.
Anma programlar›n›n anlamaya dönüflmesi dilek ve
temennisiyle.
Tarih fluuru çok önemlidir.
Tarihinizi bilmezseniz gelece¤inizi
tayin etmekte zorlan›rs›n›z...
Ve co¤rafyan›z› baflkalar› çizer.
Benim üzerinde durmak istedi¤im
konu, sadece anmakla kal›nmamal›,
o ruh ayn› zamanda anlafl›lmaya
çal›fl›lmal›d›r. Tarihi olaylar ve
flahsiyetler sadece bir hikaye gibi
anlat›lmakla kal›rsa ciddi bir sonuç
getirmez.