10 REFERANS OCAK 2015
“Tefrika girmedikçe bir millete düflman giremez;
Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez.”
M. A. Ersoy
‹
slam dünyası, merhum Akif’in deyimiyle öyle bir
‘herc ü merc’ içine yuvarlandı ki, ne hakikat arayıflını
sürdürebildi ne de nihayi hedefi olan adaletine kavu-
flabildi. Ne ‘Ben’in tarifini yapabildi ne de ‘biz’ olmanın
temellerini atabildi! Daha ‘Biz’ olmaya gitmeden ‘Ben’in
sınırları içinde koyametler koparıldı. ‘Benimmezhebim,
benim tarikatım, benim cemaatim, benim itikadim’ onu
‘Ben’ in korkunç mengenesi arasında sıktıkça sıktı ve bu-
güne getirdi.
fiüphesiz, düflünen insan için özgürlük, adalet ve ha-
kikat arayıflı bafllangıçtan sona kadar durdurulamayan
bir eylem olarak kalacaktır. ‹nsan “ben” dedi¤i an kendi-
si ile eflya arasındakı farkında bilincinde olur. “Ben” hem
kendini tarifte ve tanımda hem de baflkalı¤ı tanımda ve
tarifte ilk adım, ilk baflkaldırı, ilk bafllılıktır.
“Ben” deyince hemen ayrılık ve bencillik ortaya çık-
maz! “Ben” deyince birlik ekseninde bir ahenk ve bütün-
lük de ortaya çıkar. Çünkü, Hz. Ali’nin de çok güzel ve
veciz bir flekilde tarif etti¤i gibi,
“Kendini tanıma her türlü tanımadan daha hayırlı-
dır.”
Aynı hikmetin bir di¤er bakıflıyla da, “Ben”i tanımak
Yaratıcıyı da tanımak demektir!
“Ben” aynı zamanda “bize” açılan bir kapıdır da.
Kendi içimdeki yolculu¤u tamamlayamadan “Bize” ni-
yetlenmifl yolculuklar hep yarım kalır.
Öyleyse, “bize”, yani birli¤e, diyaloga varabilmek için
ilk atılacak adım “Ben”i algılama, “beni” tanıma, “beni”
tarif etme ve yönlendirme yönünde olacaktır.
Kuflkusuz varlı¤ı tanımlayan, olma hali, yani “ben”
bir baflıboflluk, bir amaçsızlık içinde de¤ildir. Varlık, var-
lı¤ını tanımlamaya baflladı¤ı anda “Niçin, neden, nasıl”
sorularıyla da mesgul olmaya bafllar.
-
ORHAN ARAS
Ben ve Biz Olmak