YORUM
7
MAYIS - HAZ‹RAN 2014 •
Din, Edebiyat ve Toplum
• ORHAN ARAS •
adece Rus edebiyat›n›n de¤il
dünya edebiyat›n›n en büyükle-
rinden olan Gogol, 1852 y›l›n›n
so¤uk bir flubat›nda Mosko-
va’daki evinde yata¤›nda ölüme
yatt› ve 43 yafl›nda ac›lar içinde
hayata gözlerini yumdu. Yata¤›nda dokuz gün
boyu hiç bir fley yiyip içmemiflti.
Gogol ölüme yatmadan önce en meflhur eseri
Ölü Canlar’›n devam› olan sayfalar› har›l har›l
yanan flömineye atm›fl ve yakm›flt›. Çünkü ona
musallat olan papaz Matvey Konstantinovski’-
ye göre ona o sat›rlar› bir fleytan yazd›rm›flt›.
Bat› edebiyat› için din ya korku ya da isyand›r.
Nihilizmin babas› Turganyev de ayn› çat›flmala-
r› romanlar›na tafl›m›flt›r. Babalar ve O¤ul-
lar’daki isyankar ve nihilist Bazarov, asil ve
muhafazakar bir ailenin çocu¤udur. Ama oku-
du¤u muhit onu dinsiz yapm›flt›r. Yerleflik hiç
bir fleye de¤er vermez.
‘Gök gürledi¤i zaman halk ‹lyas Peygamber’in
arabas› ile gökyüzünde dolaflt›¤›na inan›r. Ben
de onlara uyay›m m›?’ diye sorar.
Ona göre aile, evlilikler de gereksizdir. Arka-
dafl› Arkadiy’e, ‘Demek hala nikaha önem ve-
riyorsun de¤il mi bunu senden beklemezdim’
diye sitem eder.
‹syan, korku, piflmanl›k, kaç›fl, ac› ve tereddüt-
ler bu eserlerin ana temalar›d›r. ‹nsan› takip e-
den yaln›zl›k ve yabanc›l›k, gerçek d›fl›
inançlarla birlikte Bat› yazarlar›n›n ve okuyucu-
lar›n›n beyinlerinde derin tramvalara yol açar.
Tolstoy, saf bir H›ristiyanl›¤›n özlemini çeker.
Asl›nda eserlerinde denedi¤i Bat› anlay›fl›ndan
kopuk bir Do¤u mistizmidir.
Onun Dirilifl isimli roman› müthifl bir “Tövbe”
yolculu¤udur. Prens Nehlüdov’un hizmetçi k›z
Maslova’y› bafltan ç›karmas› ve piflmanl›¤› ro-
mana bir vicdan diriliflinin damgas›n› vurmas›-
na sebep olmufltur.
Tolstoy Bat› termonolojisindeki korkulu tanr›-
n›n yerine insan› yaln›z b›rakmayan merhametli
bir Yarat›c› düfllemifltir.
Hala günümüze kadar etkisi devam eden Viktor
Hugo’nun Sefiller roman›ndaki Digne Baflpis-
kopos Bienvenu’nun h›rs›z Jan Velijan karfl›s›n-
daki tutumu ve ‘Dostum o flamdanlar gitmeden
onlar› da al,’ diye seslenifli 19. yüzy›lda poziti-
vizmin flahlan›fl›na ra¤men Yarat›c›’n›n merha-
metli bir sesi olarak alg›lanm›fl ve bir yüzy›ldan
fazla insanlar› etkilemifltir.
Bu gibi romanlar›n yan›s›ra Volter, Diderot gibi
ayd›nlar›n Kilise’ye sald›r›fl›, Kilise’nin toplu-
mu geri b›rakan ve sömüren bir unsur olarak
görmeleri de eserlerinde yer alm›fl ve toplumu
derinden etkilemifltir. Diderot’un Rahibe roma-
n› ve bir manas›rdaki kad›nlar›n durumu insan
tabiat›na ayk›r› bir düzenin elefltirisel zirvesidir.
Burada, Volter ve Diederot’ la farkl› bir yerde
duran Russo’ yu anmamak bir eksiklik olurdu.
O kiliseye yak›n durmasa da dinden de tam an-
lam›yla kopmam›fl ama ferdi hürriyetler ve in-
san›n do¤al haklar› konusunu eserlerinde
ifllemifltir.
S