Background Image
Previous Page  9 / 60 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 9 / 60 Next Page
Page Background

9

Neredeyse ak›lc›l›¤› bir din gibi telâkki eden Bat›’y›

tan›y›nca sükut-u hâyâle u¤rad›k: Geride b›rakt›¤›m›z

yüzy›lda, “Türk Korkusu” üzerine kurgulanm›fl tarih

anlay›fl›n›n üzerine, flimdi de, Göçmen Müslüman Kor-

kusu’nu ilâve edince; akl›n devre d›fl› b›rak›ld›¤›n› gör-

dük. Nazi Almanyas›’n›n külleri üzerinden yükselen bu

ülkede baz› siyasî ve ideolojik hareketler, hâlâ yabanc›,

özellikle de Türk ve Müslüman korkusu yayarak varl›k-

lar›n› sürdürebilmektedirler.

Türkiye gibi demokratik sistemi daha tam oturmam›fl

ülkelere demokrasi, insan haklar› dersi verenler, kendi

millî menfaatleri sözkonusu olunca, bunlar›n hepsini ra-

fa kald›rmas›n› biliyorlar. Meflhur Filozof Slavoj Zizek,

Avrupa’daki ›rkç› ve ‹slâm düflman› geliflmeler üzerine

kaleme ald›¤› makalesinde; “E¤er teröristler, arzulad›k-

lar› dünyay› kurmak için bu dünyay› y›kmaya haz›rlar-

sa, bizim antiterör savaflç›lar› da Müslüman ötekilere

olan kinlerinden dolay› demokrasiyi ortadan kald›rabi-

lirler” diyor. Ve yaz›n›n devam›nda k›ta Avrupa’s›n› teh-

dit eden as›l tehlikenin nerden kaynakland›¤›n›, bir

entelektüel duyarl›l›¤›yla dile getiriyor: “Avrupa’n›n as›l

düflmanlar›, Göçmen kitleler de¤il, göçmen düflman›

Avrupa savunuculard›r!

(4)

”. Di¤er taraftan da, AfD (Al-

manya için Alternatif) partisi gibi toplumda var olan ba-

z› korkular› kendisi için can damar› gibi görenler de var.

Bu partiyle ilgili at›lan bafll›¤›n, “Korku Partisi

(5)

” olmas›,

birçok fleyi anlatmaya yetiyor zaten. “Do¤udaki eyalet

seçimleri için AfD’nin yeni konulara ihtiyac› var: Euro

krizi art›k cazibesini kaybetti ama s›n›r suçlar› ve camiler

daha var ya..” demifl M. Lohre haber-yorum yaz›s›n›n

alt bafll›¤›nda.

“B‹Z‹ YAKAR B‹Z‹M ATAfi” VEYA

ENTELEKTÜEL Ç‹LES‹...

Üzerinde fikir yürütmemiz gereken baflka önemli ko-

nular da varken, dönüp çönüp ‹slâm-Müslüman eksenli

geliflmeler üzerinde yo¤unlaflmam›z, mesuliyetimiz ve

duyarl›l›¤›m›z›n gere¤idir. Bu mesuliyet ve entelektüel

duyarl›l›k; ateflten gömlek gibidir... Yakaca¤›n› bile bile

giymek mecburiyetindesiniz, flayet kendinizi sorumlu

hissediyor ve vicdanen rahats›z oluyorsan›z... Biz, flark

ile Garp’›n aras›nda, iki atefl hatt›n›n ortas›nday›z! Müs-

lüman-Do¤u’nun kan ve gözyafl› içimizi yakarken; ina-

nan ve inanmayan›yla H›ristiyan Bat›’n›n bizi hedef alan

oklar› da, deyim yerindeyse, derimizi delik deflik, etimizi

lime lime ediyor. ‹slâm dünyas›ndaki cinnet hâline Bat›

ac›m›yor! Tam tersine; bu durumu bir karfl› propaganda

malzemesi olarak sonuna kadar kullan›yor ve müthifl

zevk al›yor! Camide namaz ibadetini dakik olarak yerine

getirenler ve kahveleri kendilerine mekân tutanlar ka-

dar, Almanya’da yetiflmifl diplomal›, flak›r flak›r Alman-

ca konuflan gençlerimizin acaba ne kadar› yerli

kamuoyu ve medyas›ndaki “‹slâmc› iflkencesi”nden ha-

berdard›rlar?... “‹slâmc› (Islamist)” diye bafllayan her ya-

z›, her haber ve konuflma, bizimmanevi dünyam›z› art›k

“Çin ‹flkencesi” gibi tahrip eder dereceye ulaflt›.

Yunanistan veya Ukrayna krizi gibi konular zaman

zaman medya gündeminin ilk s›ralar›na t›rmand›¤›nda,

bir “Of be! Dünya varm›fl...” diyerek nefes al›yoruz ade-

ta... O günüsü medyan›n “‹slamist” iflkencesine maruz

kalmad›¤›m›zdan, Allah’a daha çok flükrediyoruz. Üni-

versite ö¤rencisi çocu¤umuz bile, Yunanistan’›n AB ile

olan borç ve kredi meselesinin daha çok gündemde ol-

mas›yla, ‹slâm/‹slâmc›/Müslüman eksenli haberlerin

geri plana düflmesinden duydu¤umemnuniyeti benimle

paylaflt›¤›nda, ‹slâm dinine mensup duyarl› insanlar›n

u¤rad›¤› medyatik iflkencenin boyutlar›n› bir kez daha

anlam›fl oluyorum.

Bizim ortaokul ve lise y›llar›m›zda aklî dengesi pek

yerinde olmayan, flehrimzin bir “Ninno Sefer”i vard›.

Daha do¤rusu, zavall›n›n ad› Sefer’di fakat ona, “Ninno,

Ninno” diye seslenmeniz, kelimenin tam anlam›yla, ç›l-

d›rmas›na yetiyordu. Ninno Sefer, bundan sonra eline

geçirdi¤i tafl, sopa ne varsa insanlara ve dükkânlara sal-

d›r›rd›. Onun, gözleri yuvas›ndan f›rlayacakm›fl gibi gö-

rüntüsü ve sa¤a sola fluursuzca sald›r›rken kendini

kaybetmesi, çocuklar için müthifl bir zevk ve e¤lence

kayna¤› olurdu.

fiimdi özellikle Arap co¤rafyas›nda yaflanan cinnet

hâlini Bat›, böylesi bir zevkle hem k›flk›rt›yor, hem de

seyrediyor. Ve bu durumu sonuna kadar öyle bir istis-

mar ediyor ki, ç›lg›na döndürdükleri “Ninno Sefer”in ö-

nünden kaçan çocuklar bile bu kadar vicdans›z ve

insafs›z

olmuyorlard›.

Çocuklar

k›flk›rtt›klar›

Neredeyse ak›lc›l›¤› bir din gibi

telâkki eden Bat›’y› tan›y›nca

sükut-u hâyâle u¤rad›k: Geride

b›rakt›¤›m›z yüzy›lda, “Türk Korkusu”

üzerine kurgulanm›fl tarih anlay›fl›n›n

üzerine, flimdi de, Göçmen

Müslüman Korkusu’nu ilâve edince;

akl›n devre d›fl› b›rak›ld›¤›n› gördük.

Nazi Almanyas›’n›n külleri üzerinden

yükselen bu ülkede baz› siyasî ve

ideolojik hareketler, hâlâ yabanc›,

özellikle de Türk ve Müslüman

korkusu yayarak varl›klar›n›

sürdürebilmektedirler.